Amasra’da Gezilecek Yerler

  • Bakacak Tepesi

Fatih Sultan Mehmet in de Amasra’yı ilk kez yukardan gördüğü şehre hayranlığını “Çeşm-i Cihan (Dünyanın göz bebeği) buramı ola” dediği tepedir.Eşsiz bir Amasra ve Karadeniz manzarasına sahiptir.

  • Amasra Kalesi

Bizans dönemine ait olan Amasra Kalesi, özelikle Ceneviz döneminde değişikliklere uğramış ve 14–15 yüzyıllarda Ceneviz ve Osmanlı dönemlerinde de ciddi onarımlar görmüştür. Şehir kale surlarıyla çevrelenmiş olup yaklaşık 550 metre sur duvarlarına sahiptir.Kale içerisinde bir çok sivil mimari yer almaktadır.

  • Kemere Köprüsü ve Tavşan adası

Kemere Köprüsü boztepe ve Amasra’yı birbirine bağlayan Roma Köprüsüdür. Yaklaşık 30 metre uzunluğundadır.Karanlık kapı olarak adlandırılan boztepe tarafındaki kapıya bağlanır. Köprüden Karadenizde bulunan nadir adalardan biri olan Tavşan adası görülebilmektedir.Ayrıca halk arasında Atatürk tepesi olarak bilinen Atatürkün suretine benzeyen tepeyide burdan izleyip fotoğraflamak mümkündür.

  • 9.Yüzyıl Yapımı Kilise (Fatih Camii )

9. yy.da Amasra Kalesi içinde yapılmış eski bir Bizans Kilisesidir. Amasra’nın 1460 yılında, Fatih Sultan Mehmet tarafından fethi sırasında camiye çevrilmiştir.

  • Ceneviz Armaları ve Zindan Kale

13. yy’da Cenovalıların Samastro, Sakız Adası, Foça, Galata, Samsun, Kefe ve daha birçok doğu kolonileri vardı. Cenovalılar (İtalyanlar) ele geçirdikleri kolonilerdeki kale duvarlarına kendi amblemlerini yerleştiriyorlardı. Bu düşüncenin amacı, yerel halka geçmişe ait her şeyin Cenevizliler tarafından yapıldığını anlatmaktır. Amasra Kalesi de arma yönüyle geniş bir koleksiyonu yansıtır. Amasra kalesinin anakarasının bulunduğu bölümde altta zindanların yer aldığı odalardan oluşan bölüm yer almaktadır.Ancak restorasyonu yapılmadığı için bu bölümler gezilememektedir.

  • Şapel (Küçük Kilise)

Amasra içkale içinde, eski bir Chapel (küçük kilise) 9.yüzyıl Bizans yapısıdır. 15. yy. da mescide dönüştürülen şapel , 1930 yılında da ibadete kapatılmıştır. 2002 yılında Amasra Müzesi tarafından restore edilerek “Kültür ve Sanat Evi” olarak hizmete açılmıştır.

  • Amasra Müzesi

İnşasına 1884’te Bolu Mutasarrıfı İsmail Kemal Bey tarafından başlanan, ancak yarım kalan Bahriye Mektebi(Denizcilik Okulu) 1975 yılında Turizm Bakanlığınca satın alınarak 1976’da tamamlanmıştır. 30.01.1982 tarihinde onarımı tamamlanarak ziyarete açılmıştır.
Müze tek katlı olup burada 2’si arkeolojik, 2’si etnografik olmak üzere, 4 teşhir salonu bulunmaktadır. Teşhir salonlarındaki eserlerin büyük bölümü Amasra ve yakın çevresinden derlenmiştir.

  • Kuşkayası Yol anıtı

Amasra-Bartın karayolu üzerinde (eski yol üzerinde), Amasra’ya 4 km uzaklıktaki anıt, Gaius Julius Aguilla tarafından Roma İmparatoru Tiberius Germanicus Claudius adına M.S. 41–54 yılları arasında yaptırılmıştır. Anadolu’da tek olduğu bilinen anıt, kayalara oyulmuş insan figürlü başsız bir heykel, hakimiyeti sembolize eden bir Roma kartal figürü, iki kitabeden oluşmaktadır. Kitabelerde “Devletlerarası barış ve dostluk adına ve İmparator Germanicus’un hakimiyeti anısına, Gaius Julıus Aquila dağı yardı ve bu dinlenme yerini kendi özel ödeneği ile yaptırdı” ibaresi bulunmaktadır.

  • Tarihi Çekiciler Çarşısı ve Kadınlar Pazarı

Binlerce yıldır devam eden ağaç oymacılığı Amasra’nın tarihi çekiciler çarşısında azalmasına rağmen halen sürdürülüyor. Amasraya özgü hediyelik eşya almak için mutlaka uğranılması gereken dar uzun bi sokak üzerinde kurulmuş sıra sıra dükkanların bulunduğu bir çarşıdır. Kadınlar pazarı ise; bölge kadınlarının kendi yetiştirdikleri ürünlerden yaptıkları yöresel ürünleri sattıkları bir pazardır.

You may also like...

Bir cevap yazın